top of page


Aby Warburg ve İsimsiz Bilim
Belki de kültürümüzde şiir ile felsefeyi, sanat ile bilimi, “şarkı söyleyen” sözcük ile “hatırlayan” sözcüğü birbirinden ayıran çatlak, Warburg’un vecd halindeki su perisi ile melankolik nehir tanrısı arasındaki kutuplaşmada teşhis ettiği Batı kültürünün şizofrenisinin bir yönünden başka bir şey değildir.
Giorgio Agamben


Modern Sanat Üzerine: Paul Klee'nin Sanatı ve Kuramı*
Duygu Güles Kökek Klee, resminde şiirsel ve müzikal bir düzeye yükselmeye uğraşmış, aynı zamanda bir imgenin görüntüsünden ziyade imgenin...
Duygu Güles Kökek


Kukla Tiyatrosu Üzerine
Kleist, (bir zamanlar İnsanın Düşüşü’nü herkesten daha iyi anladığını iddia eden) Kafka ile İnsanın Düşüşü’nü uzak geçmişteki tarihsel bir olay olarak düşünmemize neden olan şeyin yalnızca zaman kavrayışımız olduğu içgörüsünü paylaşır.
Heinrich von Kleist


Didi-Huberman Foucault'yu Anlatıyor
Foucault’yu okumaya tutkuyla başlamıştım ve üslubunun güzelliği -bu onun başka bir yanıydı- beni kendimden geçiriyordu. Olağanüstü bir yazardı. Kanıt mı? Bilginin Arkeolojisi üstüne notlar almaya çalışırken, neredeyse bütün kitabı baştan yazmıştım. Cümlelerini bozamadım. Kesilip birbirinden ayrılamayacak kadar güzeldiler.
François Caillat


İdol ya da Tablonun Görkemi
Resim, hayranlığı orijinalden çalıp benzerliğe aktararak dünyanın görünürlüğünün prestijini yıkar ve bu anlamda fiziğin epistemolojik önceliğini iptal eder. Bakışı dünyaya dair zincirlerinden ve kozmik hapsinden kurtarır.
Jean-Luc Marion


Önay Sözer’de Sonun Fenomenolojisi ve Hiçliğin Tuttuğu Yer Olarak ‘Ara’
Diler Ezgi Tarhan Elbette ki ‘hiçliğin tuttuğu yer’, hiçbir varlık kavramıyla doldurulamayacak kadar derin bir yersiz-yurtsuzluğu...
Diler Ezgi Tarhan


Edebiyattaki Eleştiri: Henry Fielding
Geleneğin gerçek mirasçısı uçmak için ihtiyaç duyduğu hava direncinin farkında olan kişidir...
Hüseyin Deniz Özcan
bottom of page




